Türkiye'de kurulu gücü 1000 MW’ın üzerinde olan güneş enerjisi santrallerini temsil eden Güneş Enerjisi Yatırımcıları Derneği (GÜNEŞDER) Başkanı Mehmet Özer, sektörün karşı karşıya olduğu kritik riskleri EKONOMİ’ye değerlendirdi. Artan maliyetler, sık değişen mevzuatlar ve azalan teşvikler nedeniyle 10 milyar dolarlık yatırımın tehlikeye girdiğini belirten Özer, özellikle lisanssız GES’lerin sürdürülebilirliğini kaybettiğine dikkat çekti.
YEKDEM süreci sona eren yaklaşık 7 bin MW’lık santral, işletme maliyetlerini dahi karşılayamaz hale gelirken, yatırımcılar artan iletim ve dağıtım bedelleri karşısında düşük fiyatlı saatlerde şalter kapatma yoluna gidiyor. Özer, “Bazı santraller bekçi maaşını bile ödeyemez durumda. Yabancı yatırımcıların %90’ı piyasadan çıktı. Yerli sermaye ise yurt dışına kayıyor” dedi.
YEKDEM SONRASI MAĞDURİYET DERİNLEŞTİ
EPDK tarafından 10 yıl boyunca uygulanacağı duyurulan %75’lik iletim bedeli indiriminin sadece dört yıl sonra iptal edilmesi, yatırımcıların maliyetlerini dört katına çıkardı. Bu kararın sektörde ciddi mağduriyet yarattığını vurgulayan Özer, mevzuat değişikliklerinin yatırım güvenliğini sarstığını ve Türkiye’den sermaye çıkışını hızlandırdığını belirtti.
YENİ MODEL ÖNERİSİ: 5.1.H VE DEPOLAMA ZORUNLULUĞU
GÜNEŞDER, mevcut tesislerin verimli kullanımı ve yatırım ortamının iyileştirilmesi için iki aşamalı bir çözüm önerisi geliştirdi. İlk olarak, saatlik mahsuplaşma sistemiyle çalışan GES’lerin, ‘5.1.h’ modeliyle aylık mahsuplaşmaya geçmesi önerildi. Böylece sanayiciler bu tesisleri satın alarak kendi enerji ihtiyaçlarını daha verimli şekilde karşılayabilecek.
İkinci olarak ise, Avrupa’daki örneklerden (İspanya ve Portekiz) yola çıkarak şebeke güvenliği açısından enerji depolama şartı gündeme getirildi. Özer, “Bu santraller depolama şartı ile lisanslı sisteme dahil edilirse hem şebeke istikrarı korunur hem de atıl kapasite ekonomiye kazandırılır” açıklamasında bulundu.